LEJYONER HASTALIĞINA KARŞI ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

Photo of author

By Admin

Lejyoner hastalığı son yıllarda daha çok görülür veya bilinir hale gelmiştir. Bu konudaki kayıtlar çok sağlıklı değildir. Bu hastalığın tanısıyla kayda geçenin çok üzerinde var olduğu bilinmektedir. Hastalık tanındıkça kayıtları daha sağlıklı bir hale gelmektedir. Örneğin, İngiltere’de yılda 1000 üzerinde hasta, hastane kayıtlarında yer almaktadır. Bu hastalık, lejyonella bakterisi (Legionella pneumophillal) tarafından oluşturulan ve ölüme yol açabilen ciddi bir zatürre hastalığı biçimidir. Lejyonella nemli ve sulu ortamda yaşar ve çoğalır. En yaygın buluşma yolu binalardaki sıhhi tesisat ve klima tesisatıdır. Özellikle oteller, hastaneler iş merkezleri ve fabrikalar gibi büyük sistemlerde karşılaşılır

  1. Solunabilen aerosolde (pülverize haldeki su ile hava karışımında ) su tanecik büyüklükleri 1 ile 5 mikron çap aralığındadır. Tanecik çapı küçüldükçe tehlike riski artar çünkü 5 mikron ve altındaki su zerrecikleri akciğerin en derin noktalarına kadar geçebilir ve bunlar tekrar kolayca dışarı atılamaz öte yandan küçük tanecikler hava akımları ile çok uzak mesafelere (soğutma kulelerinden 3 km. mesafelere kadar) taşınabilir.
  2. Lejyoner hastalığının oluşabilmesi için lejyonella bakterisi ile kirlenmiş suyun aeresol halinde solunması gerekir. Böylece mikrop akciğere ulaşarak hastalığı oluşturabilir.
  3. Hastalık riski solunan mikrop sayısı ile orantılıdır. Solunan aerosol ne kadar yoğun bir biçimde lejyonella ile kirlenmişse ve bu aerosol ne kadar yoğun ise, aynı oranda hastalığa yakalanma riski vardır.
  4. Bir diğer önemli risk faktörü de temas süresidir. Duş yaparken temas süresi dakikalar mertebesindedir. Halbuki bir terapi havuzunda veya jakuzide bu süre daha uzundur. Örneğin bir soğutma kulesinden kaynaklanarak kirlenmiş bir binada ise her gün 8 – 10 saat temas süresi söz  konusudur. Hastanelerde veya evlerde  karşılaşılan bazı özel durumlarda ise sürekli temas mümkündür.

TESİSATTA LEJYONELLA POTANSİYELİ OLAN YERLER

Lejyonellanın büyümesi için :

  • Sıcaklık

20 ºC nin altındaki sıcaklılarda üreme miktarı önemsizdir. En uygun sıcaklık aralığı 25-45 ºC arasıdır. En uygun sıcaklık ise; 37 ºC olarak saptanmıştır. 37ºC sıcaklıkta ve uygun ortamda ~ 2 saat içinde iki katına çıkar. 48 saat içinde de sayısal olarak patlama yaparak tehdit edici  boyuta ulaşır.

46 ºC sıcaklıkta; üremesi durur

50 ºC sıcaklıkta; birkaç saat yaşayabilir.

60 ºC sıcaklıkta; ömrü dakikalar mertebesindedir

70 ºC sıcaklıkta; yaşam şansı sıfıra yakındır

  • Suyun ph değeri: 6.9 en uygun değerdir.
  • Ortamdaki demir oksit büyüme ve çoğalmayı hızlandırır.
  • Hijyen : kirler ve birikintiler kuluçka için uygun ortam oluşturur.

Binalardaki klima tesisatında karşılaşılabilecek tipik tasarım sıcaklıkları göz önüne alındığında, lejyonella için en uygun büyüme oranı :

  1. Soğutma kuleleri
  2. Buharlaşmalı kondenser
  3. Nemlendiriciler (özellikle sulu tip) olarak sayılabilir

Soğutma kuleleri ve buharlaşmalı kondenserlerden kaynaklanan aerosollerin uzun mesafelere taşınabildiği ve hastalığa neden oldukları bilinmektedir. Sulu tip nemlendiriciler ciddi risk kaynağı oluşturabilir

SOĞUTMA KULELERİ VE BUHARLAŞMALI KONDENSERLER

Soğutma kulelerinin kapalı devreli ve açık devreli olarak ikiye ayırmak mümkündür .

1. Kapalı devre soğutma kuleleri (ve buharlaşmalı kondenserler)

Kapalı devre soğutma kulelerinde, şekil 1.2.’de görüldüğü gibi soğutulmak istenilen proses akışkanı (chiller devresinde dolaşan su) hava ile doğrudan temasta değildir. Su boruların içindedir. Boru dışında boruları ıslatan ve hava ile temasta olan sekonder devre suyu, açık devreli soğutma kulelerine göre  çok daha az miktardadır. Sekonder devrede dış boruluma genellikle yoktur su tamamen cihaz içinde sirküle eder.

2. Açık devre soğutma kuleleri

Şekil 1.3.’de görülen açık tiplerde ise, soğutma suyu tavalardan parçalanarak düşer veya fıskiye şeklinde püskürtülür.Doğrudan bu suyun üzerinden geçen hava buharlaşmayla soğurken, bir kısım suyu aerosol şeklinde sürükler. Her ne kadar su tutucu perdelerde sürüklenen suyun bir kısmı tutulsa da genellikle 5 mikron altındaki su zerrecikleri sürüklenerek etrafa yayılır. Damla tutucu olmadan sürüklenen su, resirküle eden suyun % 1’i mertebesindedir. Kaliteli tip soğutma kulelerinde damla tutucularla bu oran % 0,1 mertebelerine indirilir. Bu yüzden damla tutucular kulelerin en önemli elemanlarından biridir. Soğutma kulelerinde Lejyonella bakterisinin çoğalacağı yer su haznesi (veya havuzu) olmaktadır. Su haznesinde tipik su sıcaklığı 29 °C ile 35 °C üstüne çıkabilir. Ancak çalışma stratejisi, dış sıcaklık ve sistem ısı yüküne bağlı olarak sıcaklıklar 21 °C altına inebilir veya 49 °C üstüne çıkabilir. Özellikle durma sırasında (işyerlerinde hafta sonu ile tatil günleri gibi) ve özellikle yaz aylarında soğutma kulelerinde Lejyonella çoğalması için çok uygun sıcaklık değerlerine ulaşabilir. Bu haznede biriken yabancı maddeler, tortu ve ısı geçiş yüzeylerindeki kirler ve birikintiler kuluçka için uygun bir ortam yaratır. Su soğutma kuleleri kaynaklı çok sayıda lejyoner hastalığı belirlenmiştir.         

Kapalı devreli soğutma kulesi Lejyoner hastalığı
Şekil 1.2. Kapalı devreli soğutma kulesi

Soğutma kulelerinde lejyonella ile mücadelede anahtar tavsiye, sistemin temiz tutulması ve biyolojik şartlandırma yapılmasıdır. Bu konuda şu şartlandırma uzmanına danışılması ve onun gözetiminde bir program uygulanması çok önemlidir:

  1. Soğutma kulelerinin ve buharlaşmalı evaporatörlerin yerleştirilmesinde aşağıdaki konulara dikkat edilmelidir.
  •     a) Klima santrallerinin taze hava alış menfezlerinden ve açılabilen pencerelerden mümkün olduğu kadar uzağa yerleştirilmelidir.
  •     b) Soğutma kulesinin klima santralinin dış hava emiş ağızlarından ve pencerelerden, lokanta, kafeterya vb. insanların yoğun olduğu yerlerde en az  10 m ve daha uzak olması, hakim rüzgar yönünde soğutma kulesinin daha ileri noktaya montajı ve soğutma kulesi drenajının hava kesicili (sifonla) drenaja bağlanması gerekir. Soğutma kulesinden 3 km uzağa kadar lejyonella bakterilerinin taşınabildiği unutulmamalı ve kulenin bakım, temizlik ve dezenfeksiyon işlemleri özenle yapılmalıdır
Açık devreli soğutma kulesi sistemi
Şekil 1.3. Açık devreli soğutma kulesi sistemi
  •    c) Mutfak egzoz fanları, bacalar gibi organik madde kaynaklarının yanına ve yakınına      yerleştirilmemelidir.
  •    d) Hakim rüzgar yönü dikkate alınmalı, dışarıdaki halka açık alanların önüne rüzgar yönünde yerleştirilmemelidir.
  •    e) Soğutma kulesi yerleşimi restoran, otel odaları vb. yaşam mahallerine çok yakın planlanmamalıdır.

2) Soğutma kulelerinde kullanılan malzeme pürüzlü olmayan, kolay temizlenebilir yüzeyli  olmalıdır. Metalik olmayan bileşenler, örneğin contalar vs. mikrobiyolojik büyümeye uygun olmamalıdır. Ahşap gibi bazı doğal malzemeler bu açıdan sakıncalıdır ve konstrüksiyonda kullanılması tavsiye edilmez. Cihazın genel tasarımında durağan su bölgelerinden  kaçınılmalı, elemanlara kolay ulaşım, temizleme, numune alma ve drenaj imkanı tanınmalıdır. Komponentler  kolayca çıkarılabilmelidir.

3) Soğutma kuleleri sistemi temiz tutmalı ve iyi bakım yapılmalıdır. Gözle muayene ederek; kir, organik madde, birikinti veya çökelti olmamasına dikkat edilmelidir. 

  •     a) Hazne zaman zaman temizlenmelidir.
  •     b) Mekanik filtrasyon tavsiye edilir.
  •     c) Tortu ayırıcı cihazlar bakteriyle mücadelede önemli katkıya sahiptir.
  •     d) Damla tutucular belirli aralıklarla temizlenmeli ve eskiyenler değiştirilmelidir.

4) Aynı zamanda bir su şartlandırma uzmanı tarafından yürütülecek kimyasal şartlandırma gerekecektir. Su şartlandırma bakteri çoğalmasını önleyecek katkıları içerdiği gibi; kireçlenmeyi, korozyonu ve çökelmeyi önleyici maddeleri de içerir.

5) Soğutma kulelerinin durdurulması ve çalıştırılması hastalık açısından en kritik işlemlerden biridir.          

   a) Üç günden uzun süreli durdurmalarda sistemin (soğutma kulesi havuzu, borular, ısı değiştirgeçleri vs.) tamamen drene edilmesi en uygun yoldur.

   b) Eğer kısa süreli durdurmalarda drenaj pratik değilse; bu durumda sistem yeniden çalıştırılmadan önce ön şartlandırma ile soğutma kulesindeki su dezenfekte edilmelidir.

   c) Drene edilmiş sistem yeniden çalıştırılırken önce pislikler temizlenir, sistem su doldurulur ve bakteri öldürücü ile ön şartlandırma yapılır. Fanlar bundan sonra çalıştırılır.

Soğutma kulelerinin ve buharlaşmalı evaporatörlerin konstrüksiyonunda ve işletiminde ise özetle aşağıdaki konulara dikkat edilmelidir:

1) Damla tutucular bütün çalışma koşullarında minimum sürüklenmeye imkan verecek şekilde dizayn edilmelidir.

2) Su dağıtımı, su minimum ölçüde pülverize olacak şekilde yapılmalıdır.

3) Enjektör prensibi ile çalışan soğutma kulelerinin:

  •     a- Su yüksek basınçlı pülverize edildiği için dezavantajı
  •     b- Kule içinde dolgu malzemesi olmadığından temizlik kolaylığı için de avantajı vardır.

4) Tepsiler temizlenebilir olmalıdır.

5) Havuz direkt güneş ışıklarından korunmalıdır. (Az da olsa kule verimini de artırır.)

6) Taze su besleme hızları ve su hacmi kule üzerine işaretlenmelidir.

7) Su toplama çukuru; çamuru ayıracak biçimde tasarlanmalı ve drenaj uygun çaplı boru ile en alttan gerçekleştirilmelidir.

8) Bütün drenajlarda havalıklar ve süzgeçler bulunmalıdır.

9) Su şartlandırma programı bütün yönleri ile düşünülmeli ve su kalitesi sürekli kaydedilmelidir.

10) Yedek pompalar normal çalışmada izole edilmeli ve zaman zaman yıkanmalıdır.

11) Filtre düzenlemesi su şartlandırma ile koordineli bir biçimde gerçekleştirilmelidir.

12) İşletim ve bakım üreticinin öngördüğü biçimde sürdürülmelidir.

NEMLENDİRİCİLER  

Yıkamalı nemlendiriciler, atomizörlü nemlendiriciler ve buharlı nemlendiriciler ortam havasının veya klima santralindeki şartlandırılmış havanın nemlendirilmesinde kullanılır. Yıkamalı nemlendiriciler günümüzde hijyen nedeniyle artık terk edilmektedir. Bu amaçla daha çok suyun resirküle edilmediği ve sadece gerekli nem ihtiyacı kadar suyun sis biçimde havaya verildiği nemlendiricilerle, buharlı nemlendiriciler kullanılmaktadır. Atomizörlerde ve yıkamalı nemlendiricilerde su sıcaklığı yaş termometre sıcaklığında olup, genellikle 25 °C altındadır. Sis şeklinde atomizörlü nemlendiricilerde cihaz çıkışında su zerresi bulunmaz. Bütün su buharlaşır. Buharlı nemlendiricilerde zaten su söz konusu değildir. Burada kullanılan buhar sıcaklığı yüksektir. Buharlı nemlendiricilerde hiç bir hastalık riski yoktur. Atomizörlü nemlendiricilerde resirküle su kullanılmamalıdır. Nemlendirici kullanılan klima tesisatında özellikle hava kanallarının temizliğine dikkat edilmelidir.

  1. Hava kanallarında yoğuşma olabilir. Bununla ilişkili önlem alınmalıdır. İyi ısı yalıtımı yapılmalıdır.
  2. Hava kanalları temizlenebilecek şekilde planlanmalı ve yapılmalıdır.
  3. Hava kanalları belirli periyotlarda temizlenmelidir.
  4. Klima santrallarının filtreleri kaliteli yapılmalı ve periyodik bakımı yapılmalıdır.

Bu cihazların yerleştirilmesinde, bacalardan, mutfak egzozlarından ve diğer organik kirletici kaynaklarından uzakta yerleşim yapmaya dikkat edilmelidir.

KLİMA SANTRALLARİ VE FAN-COİLLER

Bu cihazlar lejyoner hastalığı kaynağı olarak görülmemektedir. Ancak bu cihazların bakımlarının iyi yapılması ve iyi işletilmesi esastır. Öncelikle bu cihazlardaki yoğuşma tavalarının eğimleri drenaj yönünde olmalı ve drenaj alt noktadan yapılmalıdır. Tavalarda su birikmemelidir. Hastane gibi hassas binalarda drenaj hatlarında cam gözetleyiciler konulabilir. Klima santrallarında sulu nemlendiriciler yerine, buharlı nemlendiriciler kullanılması tercih edilmelidir. Nemlendirici olarak, su hacmi olmayan direkt havaya sis biçiminde nemlendirme yapan nemlendirici tipleri alternatif olabilse de buharlı nemlendiriciler riski sıfıra indiği için tercih edilmelidir. Cihaz filtrelerinin bakımı gereğine göre yapılmalıdır.

Lejyoner Hastalığı – iklimlendirme.web.tr

Yorum yapın